Bu yazıyı, 2017’nin Mart ayında (bir buçuk sene önce) yazmış ama yayımlamayı unutmuşum. O nedenle üzerinden geçerek, ufak tefek güncellemelerle yayına alıyorum. O zamandan beri daha iyi alternatifler çıkmış olma ihtimali çok yüksek, bunlar benim seyahatlerde kullandıklarımdı.
Bu konuda bol bol soru alıyorum, özellikle Instagram ve Facebook üzerinden. Gezilerimde kullandığım temel uygulamaları bir yerde toplamaya karar verdim, böylece her sorulduğunda bağlantı atıp sıyrılabileceğim işin içinden. 😂
Harita Uygulamaları
1- Sygic Travel‘da gideceğim neredeyse tüm noktaları işaretliyorum seyahate çıkmadan 1-2 gün önce.
2- CityMaps2Go uygulamasında konaklayacağım otelleri ve bineceğim araçların (otobüs, tren, uçak) nereden kalkacağını işaretliyorum.
3- Maps.me de yedek olarak her zaman duruyor, gideceğim şehirlerin detaylı haritalarını indiriyorum, yukarıdakiler bazen sapıtıp çalışmadığında başvuruyorum. (Fiziksel harita taşımıyorum hiç.)
Bu uygulamaların tamamı çevrimdışı da çalışabilmekte, bazısının pro versiyonunu satın almanız gerekebilir bu özellik için.
Uçak ve Otobüs Bileti Uygulamaları
1- Momondo: Bugüne kadar aldığım uçak biletlerinin neredeyse tamamını buradan almışımdır. Genelde aynı uçuşun en ucuz alternatifini gösteriyor.
2- Kayak: Bazen havayolu şirketleri, Kayak üzerinden gelindiğinde ekstra indirim yapabiliyor, tamamen tesadüfen denk geliyorum bazen buradan alıyorum.
3- Tickets.com.tr: Momondo’da bulduğum ve Tickets’da da satışta olan uçak biletlerini Tickets.com.tr üzerinden aldığınızda küçük bir miktar da olsa ucuza alma imkanınız olabiliyor.
4- Flixbus ve Megabus: Avrupa’nın birçok ülkesinde faaliyette olan, geçen sene Avrupa seyahatleri için birleşen iki otobüs firması. (Megabus ABD ve Kanada‘da da var.) Flixbus iki sene önce de Almanya’nın en büyük otobüs firması Meinfernbus‘ı satın almıştı diye hatırlıyorum. Ya da Meinfernbus, Flixbus’ı, öyle bir şey. İyice işi büyüttüler anlayacağınız. Otobüsleri konforlu sayılır, bazen hostelden rahat uyunuyor araçlarında. İnternet ve şarj imkanı da var, misler gibi.
Şehir İçi Ulaşım Uygulamaları
Şehir içi ulaşımda çoğunlukla tramvay ve bisiklet kullanıyorum. Burada durum biraz karışık. Belli başlı uygulama isimleri yok bunun için. Uygulama mağazasına gideceğim şehir adının yanına subway, tram, bike gibi anahtar kelimeler ekleyerek indirdiğim uygulamalar sayesinde, araçlar nerelerden kalkıyor, ne gibi alternatiflerim var, hepsini görüyorum.
Metro haritalarını da aynı mantıkla çevrimdışı olarak telefonuma indiriyorum.
Bisiklet kiralama noktalarını gösteren uygulamalar da indiriyorum. (Örneğin Paris’te bisiklet kiralayacaksanız AppStore’da Velib diye aratıp hemen hemen bütün ilgili uygulamalara ulaşabilirsiniz. Velib ile 1-2 Euro’ya bisiklet kiralamayı öğrenebileceğiniz bu yazıma gözatabilirsiniz, diğer şehirlerde de süreç hemen hemen aynı.)
Konaklama Uygulamaları
1- Booking: Bilmeyen yoktur zaten ama yine de yazmış olayım. Son dakika rezervasyonlarında hayat kurtarmışlığı vardır. İndiğim şehrin havaalanındayken Genius ayrıcalıklarıyla rezervasyonumu yapıp yarım saat sonra otele giderek check-in yapma rahatlığı müthiş bir şey. (Booking, Genius üyelere bazen indirim, bazen erken check-in, bazen geç check-out sağlıyor, bazen de ikramda bulunuyor. Booking’de Genius üye olmak için belli bir sayıda rezervasyon yapıp konaklamış olmanız gerekiyordu en son.)
2- Hostelworld de benzer şekilde işinizi görür ama çok az deneyimim var bununla.
3- Airbnb: Otel veya hostel yerine dönemlik olarak ev kiralamaya yarıyor. Birkaç kişilik konaklamalar için ideal.
4- Couchsurfing: Herhangi bir ücret ödemeden başkalarına misafir oluyorsunuz, onlar da size oluyor. Güven üzerine kurulu bir platform, henüz ihtiyacım olmadı ama güzel bir deneyimdir eminim. Bir gün lazım olur diye bu uygulamayı telefonumdan hiç eksik etmiyorum. Ne zaman ne olacağı -mesela cüzdanı çaldırıp parasız, kredi kartsız kalmak gibi- belli değil.
Keyfi Uygulamalar
1- Moves: Kaç adım attığımı, kaç kilometre yürüdüğümü ölçüyor, hangi araçları kullandığımı, ne kadar mesafe pedal çevirdiğimi vs. kaydediyor, canavar gibi uygulama. Apple’ın yerleşik sağlık uygulamasından daha iyi çalıştığına inanıyorum. (Eski iPhone’lar ile çalışıyor ama güncel sürümü iPhone X, iPhone 7 gibi son 2 senede çıkmış Apple telefonlarla çalışmıyor, çalışsa da kısa sürede çöküyor. Android’de durum nasıldır bilmiyorum.)
2- Rome2Rio: Yeni rotalar yaratmakta birebir, bir ülkeden diğerine geçiş için alternatifleri gösteriyor, bazen faydalı olabiliyor, “aa bu yöntem daha mantıklı” deyip vapura atlayıp ülke değiştirtebilir, öyle bir uygulama. Olmazsa olmaz değil ama yine de mıncırılası.
3- Been: Daha önce bulunduğum ülkeleri işaretleyip yeni hedefler belirliyorum.
4- Earthmiles: Yürüyerek ödüller kazanabileceğimizi iddia eden ama hiçbir şey anlamamama rağmen telefonumda tuttuğum uygulama. CIA beni takip ediyor bile olabilir. 😂 (Ekleme: Sildim, bir işe yarıyorsa da ben faydalanamadım.)
Yerel Tavsiye Uygulamaları
TripAdvisor, Foursquare, Zomato ve Yelp ile gidilecek restoran veya gezilecek müzeleri keşfedebilirsiniz. İnancınız gereği yemek istemediğiniz bazı gıdalar varsa ve helal restoran veya market arıyorsanız Zabihah ilginizi çekebilir. En çok Foursquare ve Zomato‘yu kullansam da diğerleri de bazen hayat kurtarabiliyor.
Etkinlik Uygulamaları
Bunun için belirgin bir uygulama kullandığım söylenemez. Yine ulaşımda olduğu gibi şehir adı ve yanına event, concert, festival gibi etiketler ekleyerek o şehrin -genellikle resmi makamlarınca hazırlanmış olan- rehber uygulamalara ulaşıyorum. Bazen uygulamalar dışında, Google’da arama yaparak da güncel etkinliklere ulaştığım oluyor, çünkü her şehrin belediyesi size kıyak yapıp bir uygulama çıkarmayabiliyor. Çıkarmış olsa da güncel olmayabiliyor.
Dil Uygulamaları
Ana dili İngilizce dışında bir dil olan ülkelere giderken o dilin temel diyaloglarını barındıran uygulamaları yine alakalı olabilecek anahtar sözcüklerle beraber aratıp telefonuma indiriyorum. Google Translate‘e de o dilin çevrimdışı sözlüğünü indiriyorum. (Her dilde yok, olan diller için de henüz kullanmam gerekmedi, hemen hemen her yerde İngilizce bilen birileriyle karşılaşıyorsunuz zaten. Sadece Slovakya’da bir otele giriş check-in sırasında resepsiyondaki İngilizce bilmiyor diye yan binadan birini çağırmıştı. Çağırmasa belki bu özelliğe başvurabilirdim.)
Diğer
Bunun dışında, markette “free wifi” gibi aramalarla, meydanlarda veya işletmelerdeki “ücretsiz kablosuz internet” noktalarını gösteren uygulamalara erişebilirsiniz. Facebook da bazı bölgelerde bunu yapmaya başladı sanırım.
Şimdilik bu kadar, aklıma geldikçe yenilerini ekleyebilirim zamanla. Siz de yorum kısmından tavsiyede bulunabilirsiniz. İyi gezmeler.