Kullanıcı merkezli tasarım, kullanılabilirliği artırma gayesi güden ve kullanıcılardan edinilen bilgilerle kullanıcıların memnuniyetini artırmaya yönelik, etkileşimli bir arayüz geliştirme yöntemidir. Eğer kullanılabilirliği ve erişilebiliriği ciddiye alıyorsanız mutlaka sorulması gereken sorular ve netleştirilmesi gereken hususlar var.
Arayüzünüzü kim kullanacak ve kullanıcıların deneyim seviyelerini biliyor musunuz?
Hedef kitleyi çok iyi bilmeniz gerekiyor. Bunu öngöremiyorsanız ya planladığınız yapıda eksik bir tuğla vardır ya da henüz yeteri kadar derinlemesine analiz etmemişsinizdir. Beceri düzeylerini bilmek ise kullanıcıların alışkanlıkları arasındaki çeşitliliği anlamanıza ve bundan doğacak ihtiyaca nasıl cevap verilmesi gerektiğine odaklanmanızı sağlar.
Kullanıcıya yaptırılanlar ile asıl amaçları arasındaki alaka ne boyutta?
Hedef kitlenin o arayüzü kullanmaktaki asıl gayesini benimsemeli ve zorunlu tutulan gereksiz adımlardan kaçınmalısınız.
Hangi özellik ve bilgilere gerçekten ihtiyaç duyulacak?
Ürünü görüntüleyecek olanların kafasını karıştıracak fonksiyonlardan uzak durmamız gerektiği kadar, akıllarına geldiği anda -evet “an”, daha fazlası değil- ihtiyaç duydukları özellik ve bilgilere erişebilecekleri kolaylığı sağlanız gerekiyor.
Kullanıcılar, arayüzün işe yarayıp yaramadığından nasıl emin olacak?
Geribildirimlerinizi dikkat dağıtıcı unsurlardan arındırarak olabilecek en sade ve anlaşılır biçimde sunmalısınız. Bir sonraki adım için doğru yönlendirmeleri yaptığınızdan emin olmanız da arayüzün ne kadar kullanıcı odaklı olduğunu gösterecektir.
Bu maddelerle işinizin bittiğini düşünmeyin ancak atlanmaması gereken adımlar olduğunu da aklınızdan çıkarmamanız ürününüzün sağlamlığı açısından önemli.
